Mitoloji sevenler buraya! "Türk Mitoloji ve Destanlarında Tanrılar" çıktı!
SATIN AL
İçerik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İçerik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Homelander Kostümlü Bir Adam, Komşusunu Yangından Kurtardı

Hiç yorum yok

08 Kasım 2020

The Boys'tan Homelander gibi giyinen Ohio'lu bir adam, Cadılar Bayramı'nda evi yanan bir adamı kurtararak gerçek bir kahramana dönüştü.

The Boys, Amazon Prime'da yayınlanan bir süper kahraman dizisidir. Garth Ennis ile Darick Robertson'ın aynı isimli çizgi romanından uyarlanan dizi, Eric Kripke tarafından dizi uyarlaması haline getirilmiştir. Dizi, güçlerini kötüye kullanan süper kahramanlar ile mücadele eden The Boys isimli bir ekibi konu almaktadır. Homelander'da dizide The Seven adlı süper kahraman ekibinin lideridir. Bu karkater oldukça kötü niyetli ve gıcık olmasına rağmen insanlar onu halkın kurtarıcısı olarak biliyor. Homelander'ı Superman parodisi olarak düşünmeniz en doğrusu olur. Homelander, dizinin en kötü karakterlerinden ve insan hayatına değer vermeyen biri olmasona rağmen ironik bir şekilde dizinin hayranlarından biri onun gibi giyinerek bir kişinin hayatını kurtardı. 

Chris Taylor isimli kişi Homelander kostümünde Cadılar Bayramı partisine giderken bir evin alev içinde yandığını gördüğünü söylüyor. Chris Taylor evinden içinden birinin bağırdığını ve mahsur kaldığını fark edince onu kurtarmak için evin içine girmiş. Kendisinden birkaç adım ötede alevler olmasına rağmen ismi bilinmeyen adamı yara almadan çıkarmayı başarmış.


Antony Starr, Twitter'dan bu kişiyi övdü

The Boys'da Homelander'ı canlandıran Antony Starr , Twitter'da hesabında "Hiçbu kadar gurur duymamıştım diyerek" Chris Taylor'ı övdü. 


The Boys’un 3. sezonunun çekimlerine Şubat 2021'de başlanması planlanıyor.

Kaynak: https://screenrant.com/boys-man-homelander-costume-house-fire-rescue/
Kaynak: https://comicbook.com/tv-shows/news/the-boys-fan-rescued-man-from-burning-home-dressed-as-homelander-halloween/

Hangisini Almalısınız: Amazon Prime ve Netflix Karşılaştırması (İnceleme)

Hiç yorum yok

18 Ekim 2020

Türkiye'ye geldiği ilk günden beri Netflix kullanan biri olarak Netflix'in artık beni sıktığını, içeriklerinin tekrar ettiğini ve ilgimi çekmediğini fark ettim. Bu yüzden de legal alternatifler arasında Amazon Prime tüketici dostu bir fiyatlandırma ile streaming pazarına hızlı bir giriş yapınca ben de buna bir şans vermek istedim. Bu yazıda da iki platformdan birini tercih edecek ama kararsız kalmış kişiler için bir fikir oluştırması için Prime Video ve Netflix'i karşılaştıracağım. 

NOT: Tamamen kişisel bir karşılaştırmadır. Liste, iki servisten birini tercih etmeyi düşünenler için hazırlanmıştır. Paranız varsa ikisini de alın. 


1- ARAYÜZ

En basitinden başlayalım. Kullandığınız uygulama ne olursa olsun en önemli unsurlardan biri kullanışlı bir arayüze sahip olması. Kullandığınız uygulama isterse dünya barışını sağlayacak olsun eğer neyin nerede olup olmadığını hızlı ve kolay bir şekilde anlayamıyorsanız uygulama sınıfta kalmış demektir. Arayüz kıyaslamasında Netflix açık ara daha önde duruyor. Netflix'de içerikleri daha kolay keşfedebiliyorsunuz, anasayfa daha dolu, göze daha çok hitap ediyor ve daha hızlı. 

Amazon'un hem internet sitesi, hem de mobil uygulaması oldukça hantal hissettiriyor. Anasayfadaki slider kullanışsız, öylesine konuşmuş gibi. Ayrıca Netflix'deki "i" simgesi gibi bir şey olmadığı için anasayfada izlediğiniz son dizilerin kendi sayfasına doğrudan gidemiyorsunuz.

Kazanan: Netflix


2- PLAYER

Şimdi de streaming platformlarının en önemli kısmına geldik. Bu kısımda gerçekten kimin daha iyi olduğuna karar vermekte oldukça zorlandım. Çünkü ikisinin de kendisine göre artısı eksisi var. İlk önce Amazon'un X-Ray adı verdiği özelliğe bayıldım. 


Bu özellik sayesinde izlediğiniz dizide ekranda hangi oyuncu varsa onun ismini görebiliyor, ismine tıklayarak kısa bir bilgiye ulaşabiliyorsunuz. Amazon aynı zamanda IMDb'ye sahip olduğu için verileri oradan almış. Bunun yanı sıra izlediğiniz an hangi şarkı çalıyorsa onun ismini de görebiliyorsunuz. 


Sahneye geç butonuna bastığınızda da çalan şarkının olduğu kısma doğrudan ulaşabiliyorsunuz. X-Ray özelliği dışında Oyuncu Kadrosu, Bonus İçerikler gibi bir çok sekme de mevcut. Açıkçası bunlar bana gereksiz geldi. Playerı çok fazla karmaşıklaştırmış. Oyuncu Kadrosunu görmek istesem zaten dizinin info kısmından bakabilirim. Her bölüm bu hangi oyuncu diye bakacak halim yok. X-Ray hakkındaki bir diğer olumsuz yorumum da Türkçe'de çok iyi çalışmaması. Hangi saniye hangi oyuncunun olduğunu isabetli bir şekilde gösteriyor ama bazen çalan müziği göstermiyor. Bu büyük ihtimalle Türkçe dil seçili olduğu için böyle. Çünkü arada sırada "Ekstra X-Ray özellikleri için dil ayarlarını İngilizce olarak değiştirin" gibi uyarılar çıkarıyor. Bunun dışında Amazon'ın playerında bir takım teknik problemler yaşıyorum. Bunu yaşayan sadece ben miyim bilmiyorum ama bazen altyazılar bir süre gözükmüyor. Kapatıp açınca veya bir süre altyazısız izledikten sonra kendiliğinden geliyor. 

Netflix'in playerı ise oldukça sade, temiz. X-Ray gibi ekstrem özellikler yok. YouTube playerına daha çok benziyor. İki player arasındaki bir diğer farkta Netflix'te diğer bölgelerdeki dublaj ve altyazıları seçemezken Amazon'da hepsine ulaşabiliyor olmanız. Netflix'de bu sinirimi bozan bir özellikti.  Diğer ülkelerin dublajı nasıl olmuş diye merak edip bakmak istiyorken bunları bana göstermemesi saçma geliyordu. Amazon'un böyle bir kilit koymaması iyi olmuş. 

Kazanan: Amazon


3- İÇERİK

Bu konuyu çok uzatmaya gerek yok. Amazon Prime içerik bakımından oldukça zayıf. Evet, orijinal kaliteli içerik ilk başta göz doldurucu geliyor. Film kalitesinde bir çok dizisi sizi uzun süre meşgul tutabilir ama kaliteli içerik de bir yere kadar. Film arşivi oldukça zayıf. Çoğu eski ve ucuz filmlerden oluşuyor. Amazon Prime'un Filmler ksımına ilk girdiğimde 2000'lerdeki bi korsan DVD dükkanına girmişim gibi hissettim. 

Netflix çoğunlukla çer çöp ile doldursa da bu çer çöpün içinden güzel içerik çıkma ihtimali de var. Zaten olasılık olarak da çok fazla eklenen içerikler arasında sizin beğeneceğiniz bir içerik çıkması daha fazla.

Kazanan: Netflix


4- YERELLEŞTİRME

Amazon bazı içeriklere keşfet diye bir bölüm koymuş. Burası özetle interaktif bir sayfa. The Boys'u örnek vermek gerekirse iki tarafı da anlatan karakter sayfalarından oluşuyor. Bu özellik ilgi çekici olmasına rağmen tamamen İngilizce bırakılmış. 


Ayrıca dizi hakkındaki bonus videolar da çevrilmemiş. 30 saniyelik videoların bile çevrilmemesi bende büyük bir hayal kırıklığı yarattı. Ayrıca The Boys'un en önemli Prime içeriklerinden biri olduğunu ve The Boys'un bile bu kadar ihmal edildiğini düşünürsek yerelleştirmede çok büyük sıkıntılar olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. 


Netflix yerelleştirme konusunda daha başarılı. Bunun böyle olması dört yıldır Türkiye pazarında olması değil. Netflix'in başarılı yerelleştirme politikası. Netflix'in çoğu içeriğinde Türkçe dublaj mevcut. Amazon'da ise Türkçe dublajlar eski filmlerde var ve bunların sayısı oldukça az. 

Kazanan: Netflix


5- ALTYAZI

Netflix içeriklerinde Türkçe altyazısı olmayan bir yapıma denk gelmedim. Altyazı kalitesi her zaman mükemmel olmayabiliyor fakat açtığınız her içeriğin Türkçe altyazılı olduğundan emin bir şekilde açıyorsunuz. Amazon'da ise (en azından şuan) durum çok vahim. Birçok içerik denedim ve çoğunda Türkçe altyazı bulamadım. 

Kazanan: Netflix


6- DESTEK

Amazon destek kısmında daha başarılı. Sadece Prime Video olarak değil, genel olarak çoğu Amazon sorunu @AmazonHelp adlı Twitter hesabı ile iletişime geçerek kolayca çözülebiliyor. Bu hesaba Türkçe tweet atarak yaşadığınız sorunlar hakkında destek alabilirsiniz. Deneme yapmak için sabah 8'de bir tweet attım, 5 dakika sonra cevap geldi. Sorun çözülür mü çözülmez mi bilmiyorum ama hızlı iletişime geçmeleri takdire şayan. Tabi Amazon'un Türkiye'deki destek sistemi sadece göstermelik de olabilir. Çünkü Twitter hesabı sadece not aldık diye cevap veriyor. Başka bir geri bildirim almıyorsunuz. Geri bildirim alabileceğiniz "Bize Ulaşın" sayfası da çalışmıyor. 


Netflix Twitter'dan destek sunmuyor. Netflix Türkiye hesabı arada sırada bazı kişilere cevap yazıyor ama Amazon'un yaptığı gibi bir hizmet söz konusu değil. Destek almak için Yardım Merkezi adlı sayfaya gitmeniz gerekiyor. Bu sayfadan anında İngilizce desteğe bağlanabiliyorsunuz. Eğer Türkçe destek almak isterseniz Netflix uygulaması üzerinden Türkçe canlı desteğe bağlanma imkanınız da var. Birkaç sene önce canlı desteğe bağlanmıştım ve sorunumu hızlı bir şekilde çözmüşlerdi. 


Kazanan: Netflix


7- FİYAT

Amazon Prime, aylık 7 TL'lik fiyatlandırmasıyla Netflix'den daha uygun bir fiyat sunuyor. Herhangi bir video kalitesi kısıtlaması olmadan 6 cihazda erişime açılırken aynı anda sadece 3 cihazda da izleme yapabiliyorsunuz. 

Netflix'de ise 18 TL'ye, SD kalitede aynı anda sadece 1 kişi izleyebiliyorsunuz. Aynı anda iki kişi HD izleyelim derseniz 30 TL ödemeniz gerekiyor. Yok ben aynı anda 4 kişi, 4K izlemek istiyorum derseniz 42 TL'yi gözden çıkarmanız gerek. Enpara ve Papara gibi uygulamaları kullanarak Netflix'e verdiğiniz fiyatı yarıya düşürmeniz mümkün. Mesela ben HD paketi kullanıyorum ve 15 TL ödüyorum. Bu şekilde düşünürseniz Netflix sunduğu hizmet ile parasını daha fazla hakediyor. Çünkü isterse 1 TL olsun, kullanmadığınız hizmete 7 TL vermek için bir gerekçeniz yok. Amazon Prime'ın 30 günlük deneme sürecinde istediğiniz içerikleri izlerseniz devam ettirme amacınız da kalmaz.  Bu yüzden içerik kıyaslaması yaparak ikisini fiyat konusunda aynı seviyede görüyorum. 

Kazanan: Netflix & Amazon


Sonuç olarak player ve fiyat hariç Netflix diğer her konularda daha önde. Fakat Amazon'un gelişime açık olduğunu ve bu söylediğim problemlerin bir ayda bile çözülebileceğini göz önünde bulundurmamız gerek. Altyazı ve arayüz sorunu rahatlıkla çözülebilir. İçerik de zamanla artar. Yüzüklerin Efendisi dizisi gibi yakın zamanda gelecek Amazon Prime orijinallerini de düşünürsek Türkiye pazarında önemli bir rol oynayacak gibi gözüküyor.

RTÜK'ten Spotify ve FOXplay'e 72 saat süre

Hiç yorum yok

12 Ekim 2020

RTÜK, lisans başvurusu yapmadığı gerekçesiyle aralarında Spotify ve FOXplay'in de bulunduğu bazı yayın kuruluşlarına ihtarname gönderdi. Eğer bu kuruluşlar 72 saat içerisinde başvuruda bulunmaz ise RTÜK, bu kuruluşlara erişimin engellenmesi için başvuruda bulunacak.



İnternet, radyo ve televizyonlarının RTÜK denetimine girmesinin ardından lisans başvurusu yapmayan Medyaport TV, Paylas FM, Spotify ve FOXplay'e 72 saat verdi.

RTÜK denetimine giren kuruluşlardan "Netflix" ,"Amazon Prime Video" ve "Mubi" gibi yayıncılar lisans için başvuru süreçlerini başlatırken bazı kuruluşlarda lisans başvurusunda bulunmadı.

Öte yandan Türkiye'de 1 Ekim'de de internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesi hakkında yasa adlı yeni bir düzenleme de yürülüğe girmişti.

Sansür endişesiyle tartışmalara neden olan yasa, günlük erişimi 1 milyondan fazla olan dış kaynaklı her sosyal ağ sağlayıcıyla Türkiye'de temsilci bulundurma şartı getirildi. Aksi takdirde aşamalı olarak söz konusu platformlara erişim engeli getirmesi planlanıyor.

Yasanın yürülüğe girmesinden sonra en çok kullanılan sosyal medya platformlarından Facebook ve Instagram'ın Türkiye'de temsilcilik açmama kararı aldığı Türk basınına yansımıştı. Ancak bu konuda Facebook ve Instagram'dan resmi bir açıklama yapılmadı.

Önümüzdeki günlerde bu olaylar hakkında açıklama yapılması bekleniyor.


Minecraft Hayatta Kalmaya Dayalı Mod Paketleri

Hiç yorum yok

11 Ekim 2020

Evet bu yazıda sizlerlere hayatta kalmaya dayalı 4 tane mod paketi  listesi hazırladık. Bu mod paketlerinin çok ayrıntısına bulunmıcak. Mod paketleri ile ilgili çok fazla ayrıntıda bulunmayacağız, sadece size bunları listeleyeceğiz. 



Terrafirmacraft

Oyunda ağaç kesmekten tuttun,her şeyin değiştiği bir mod paketidir.Modu Tarih Çağlar modu olarak düşünebilirsiniz. Her şeyin bir süreci var. Örnek olarak metal kazmak,metalı eritmek,metalı işlemek vb gibi. 



Sky Factory

Bu mod sky block sevenler için, yani mantık olarak aynı.Sadece oyunu uzatmak ve tıkanmamak için bir kaç görev mod ekliyor.


Crash Landing

Oyunda Marslı filmindeki gibi,bir gezegende mahsur kalıyoruz.Oyunda kısaca kendi suyumuzu yemeğimizi vb üretmemiz gerekiyor





Better than wolves

Evet geldik gerçekten zorluk çekmek istiyenlere,bu mod paketi aslında tam olarak bir mod paketi değil.Yapımcının kodlar sayesinde ,oyunu başka bir oyun haline getiriyor.Oyun her ne kadar 1.5.2 gözükse bile yapımcı, sürekli oyuna farklı update getiriyor,minecraftdan bağımsız bir şekilde.Modumuz adı: Better than wolves.

Mod hakkında çok fazla türkçe içerik yok malesef.Hatta yabancı kaynaklarda bile fazla bilgi yok.Oyunda gerçekten ilerlemek çok zor.Tamemen sabrınızı test eden bi oyun. Oyunda en kücük bir şeyi yapmanız yüzler saatinizi alıyor. Zoru sevenlere hitap eden bir mod olduğunu söyleyebiliriz.

Mr Beast, ABD Donanması'ndan Ödünç Gemi İstiyor

Hiç yorum yok

09 Ekim 2020

ABD Deniz Kuvvetleri Mr Beast'in içeriğini övdükten sonra, Mr Beast bir video için ABD donanmasından bir gemi ödünç almayı istediğini söyledi.


Jimmy Donaldson olarak bilinen Mr Beast 44 milyon abonesi ile YouTube'un en büyük kanalları arasında. Bu kadar kanal arasında da yüksek bütçeli videoları ile ön plana çıkıyor. 700.000 dolara bir adayı satın alması ve küçük bir YouTuber'a ev vermesi en son gerçekleştirdiği popüler olaylardan sadece birkaçı. Şimdi de ABD Donanması ile bir video yapmakla ilgileniyor. Donanma Instagram hikayesinde Mr Beast'in içeriğini övdükten sonra onlarla ilgili bir video yapmakla ilgilenmeye başladı. ABD Donanmasına "Neden Mr. Beast'in gönderilerine hep yorum yapıyorsun?" diye bir soru sorulması üzerine hesabın yöneticileri "Güzel içeriği seviyoruz" diye yanıtladı. Mr Beast'de bu hikayenin ekran görüntüsünü Twitter hesabından paylaşarak "Görünüşe göre Donanma videolarımızı seviyor (Muhtemelen yazdığım en tuhaf cümle. Bir gemi ödünç alabilir miyim diye soracağım. Şans dileyin" dedi. 




Daha sonra bu tweetin altına “Hey Bay ABD Donanması, iki günlüğüne bir gemi ödünç alabilir miyim? Söz veriyorum iade edeceğim!" diye yeni bir tweet daha attı.

Donanmanın bir gemi ödünç verip vermeyeceğini ileriki günlerde göreceğiz. Donanmanın sürekli Mr Beast ile etkileşimde olduğunu göz önüne alırsak her türlü aralarında bir işbirliği olacak gibi gözüküyor.


Kaynak: https://www.dexerto.com/

Benedict Cumberbatch, Spider Man 3'de Yer Alacak

Hiç yorum yok

Kaynakların aktardığı bilgilere göre Spider-Man'in üçüncü filminde sevilen aktör Benedict Cumberbatch, Doctor Strange olarak yer alacak. Doctor Strange'in Spider-Man 3'e katılmasıyla birlikte ufak örümceğimize kimin mentorluk edeceği de kesinleşmiş olacak. Doctor Strange, Tony Stark'ın bıraktığı boşluğu doldurmanın yanı sıra multiverse olaylarında da etkin olacak gibi gözüküyor. Geçtiğimiz günlerde Electro'nun geri döndüğünün duyurusu göz önüne alındığında Disney-Sony ortaklığından büyük bir şeyler geleceğini farzedebiliriz. 



Kaçıranlar için koronavirüs nedeniyle Spider-Man 3, 1.5 ay ertelenerek 5 Kasım 2021'den 17 Aralık 2021 olarak güncellenmişti. Daha vizyona girmesine uzun bir süre olduğu düşünülürse daha birçok şey öğreneceğiz gibi gözüküyor. 

H&M, GDPR'yi ihlal ettiği için para cezasına çarptırıldı!

Hiç yorum yok

05 Ekim 2020

H&M, yüzlerce yasadışı gözetimi nedeniyle 35,3 milyon € (32,1 milyon £) para cezasına çarptırıldı.


Alman veri koruma gözlemcisi, şirketin Nürnberg hizmet merkezinde çalışanlarının aileleri, dinleri ve hastalıkları hakkında "aşırı" kayıtlar tuttuğunu tespit etti.
Bunun ardından Perakendeci, tüm sorumluluğu kabul etti ve çalışanlara ücret ödemeyi planlıyor.

Bu, tek bir şirketin AB GDPR kuralları kapsamında karşı karşıya kaldığı en büyük ikinci para cezasıdır.

Geçen yıl, Fransız veri düzenleyici CNIL, Genel Veri Koruma Yönetmeliğini ihlal ettiği için Google'a 50 milyon Euro para cezası verdi.

"Korkut"

Hamburg Veri Koruma Otoritesi (HmbBfDI) tarafından yıl boyu süren araştırmaya göre, H&M'in gizlilik ihlalleri tatiller, tıbbi semptomlar ve hastalık teşhislerinin ayrıntılarını içeren kapsamlı personel anketlerini içeriyordu.

Bazı yöneticiler, daha sonra iş performansını değerlendirmek ve istihdam kararları vermek için saklanan ve kullanılan aile sorunları veya dini inançlar dahil olmak üzere resmi olmayan sohbetlerde daha fazla özel ayrıntı aradılar.

HmbBfDI başkanı Johannes Caspar, "Bu, Almanya'daki veri koruma kurallarının büyük ölçüde göz ardı edildiğini gösteren bir olaydır" dedi.

Yetkili, büyük para cezasının "haklı olduğunu ve şirketlerin insanların mahremiyetini ihlal etmesini engellemeye yardımcı olması gerektiğini" de sözlerine ekledi.

GDPR Nedir? Buyurun Kısa Bir Video İle Anlayalım;

Son olarak ise H&M, Nürnberg'deki servis merkezi personeline "koşulsuz özür diledi".

Raporda, "Halihazırda hizmet merkezinde çalışanların tümü ve GDPR'nin yürürlüğe girdiği Mayıs 2018'den bu yana en az bir aydır istihdam edilenlerin tümü maddi tazminat alacak" dedi.

No Time To Die'ın Daniel Craig'li son James Bond filmi olduğu onaylandı

Hiç yorum yok

02 Ekim 2020

"Bir devrin sonu"


Bond filmlerinin yapımcısı Barbara Broccoli, No Time To Die'ın Daniel Craig'li James Bond filmlerinin sonuncusu olduğunu doğruladı. No Time To Die podcastinde konuşan Barbara Broccoli, bu filmin "tüm hikayeleri birbirine bağlayan" beşinci ve son film olduğunu söyledi.
Barbara film hakkında şunları söyledi:
Bu filmi klasik bir Bond filmi olarak görüyoruz, ancak modern bir dokunuşla. Aynı zamanda hayati derecede önemli çünkü Daniel Craig'in yapacağı beşinci ve son film. Bu yüzden karakterin canlandırdığı her şeyin doruk noktası ve tüm hikayeleri birbirine bağlıyor. Epik bir film olduğunu söylemeliyim.

Craig daha önce Casino Royale, Quantum of Solace, Skyfall ve Spectre'de oynadıktan sonra son filmi olacağını söylemişti. Yani bu film de bir son olmayabilir. Fakat yeni yeni Bond söylemlerinin dört döndüğü böyle bir dönemde ve yapımcının kendi ağzından onaylamasından sonra bu sefer gerçekten de son olacak gibi gözüküyor.

13 Kasım'da vizyona girecek filmden sonra neler olacağını merakla bekliyoruz.

Kaynak: https://www.dailymail.co.uk/
© all rights reserved
made with by templateszoo